
Pendik escort sahilinde sabahları hep aynı gri gökyüzü olurdu. Elif, 30 yaşına geldiğinde, hayatın hep böyle bulutlu geçeceğini sanmaya başlamıştı. Ama o sabah bir şey farklıydı. Kaldırımlarda ağır adımlarla yürürken, içindeki ağırlığın yavaş yavaş sökülmeye başladığını fark etti.
Elif, Erzurum’da doğmuştu. Ailesi kalabalık, geleneklere sıkı sıkıya bağlıydı. O daha 14’ündeyken, okuldan alınıp babaannesinin yanına ev işlerine gönderildi. Eğitim bir lüks, hayal kurmak ise neredeyse günahtı. Adam yaşça büyüktü ve otoriterdi. Elif ne zaman kendi fikrini söylemeye oral kalksa, “Kadın susar, erkek karar verir,” sözleriyle susturulurdu.
Yıllar böyle geçti. Elif bir sabah aynaya baktığında göz altlarındaki morluğu değil, bakışlarındaki boşluğu fark etti. O an bir karar verdi. Kaçacaktı. Nereye gideceğini bilmiyordu ama daha fazla kalamazdı.
Elif, bir gece yarısı İstanbul’a geldi. Bavulu yoktu, yanında sadece eski bir cüzdan ve cebindeki birkaç lira vardı. İlk birkaç gün Pendik escort bir cami avlusunda sabahladı. Açtı, yorgundu ama içinde ilk kez bir kıvılcım yanıyordu: “Yalnızım ama özgürüm.”
Pendik’te bir kadın dayanışma grubuna rastladı. Oradaki gönüllüler, Elif’i dinledi. Ona kalacak bir yer, sıcak bir çorba ve en önemlisi güven verdiler. Zamanla Elif yeniden okula yazıldı. Temizlik işlerine girip para cimcif biriktirmeye başladı.
Küçük bir kuaförde çalışmaya başladı. Müşterileriyle konuşurken artık sesinin titremediğini fark etti. Hatta sert seven bazen güldüğünü bile… İlk maaşıyla kendine kitap aldı. “Kendini Anlatan Kadınlar” isimli kitabı okurken, “Demek ki ben de yazabilirim,” dedi.
Elif şimdi Pendik’te bir odalı bir evde yaşıyor. Geçmişi unutmuyor ama ona teslim de olmuyor.
Bir yanıt yazın